TBB'den yapılan açıklamaya göre, birlik tarafından CCBE'ye gönderilen yazıda, Dağlık Karabağ'ın Azerbaycan'a ait olduğuna dair dört ayrı BM Güvenlik Konseyi kararı bulunmasına karşın Ermenistan'ın uluslararası kuruluşların kararlarını hiçe sayarak Dağlık Karabağ ve Azerbaycan'ın 7 ilçesinde işgalini sürdürdüğü kaydedildi. 

Temmuz ayından itibaren Ermenistan'ın bu işgali yaymak için yeni bir saldırıda bulunduğuna, bu saldırı suçunun dünyada uluslararası kuruluşların yaptıkları tespit ve açıklamalarla sabit olduğuna vurgu yapılan yazıda, Ermenistan'a karşı vatanını savunan Azerbaycan'a "dur" denilmesinin saldırganı cesaretlendirdiği, bu sebeple tüm uluslararası kuruluşların doğru tespit yapıp suç işleyeni uyarmakla yükümlü olduğu dile getirildi.

Yazıda, Ermenistan'ın bu saldırılarından dolayı kınanması gerektiği aktarılarak, Türkiye Barolar Birliği ve Türkiye'deki avukatların Azerbaycan Barolar Birliği ve Azerbaycanlı meslektaşlarıyla her zaman dayanışma içinde olacağı vurgulandı.

- "Uluslararası toplum bu işgale ve sürekli tekrarlanan saldırganlığa sessiz mi kalacak'" 

Yazıda, Ermenistan Cumhuriyeti Avukatlar Odasının "Azerbaycan'ın ve Türkiye'nin şiddetle kınanması" talebini içeren 13 Ekim tarihli yazısı bulunduğu belirtilerek, bu yazıda Azerbaycan ve Türkiye'nin hiçbir kanıta dayanmayan asılsız ve hayali iddialarla suçlandığı aktarıldı. 

Ermenistan Avukatlar Odasının hukukun üstünlüğünü savunması gerekirken adeta radikal bir siyasi parti gibi davrandığı belirtilen yazıda, "Ermenistan Avukatlar Odası, uluslararası hukukun ve temel hukuk kurallarının gereğini yapmak istiyor ise Ermenistan'ın sürdürdüğü haksız işgali ve sivilleri hedef alan silahlı saldırılarını kınamalıdır. Anılan meslek örgütü iftira niteliği taşıyan yazısına Türkiye'yi de dahil ederek meslek etiğini de ağır şekilde ihlal etmiştir." ifadesi kullanıldı. 

Savunma mesleğinin Avrupa çapında örgütlü en üst kuruluşu olan CCBE'nin soyut ve iftira nitelikli iddiaları dikkate almasının beklenmediğine vurgu yapılan yazıda, şunlar kaydedildi:

"Şu haklı soruları tüm uluslararası topluma sormak istiyoruz; yasaklanmış olanlar dahil, ağır silahlarla ve planlı bir şekilde ve sürekli olarak sivil halka saldıran Ermenistan, uluslararası hukukun hangi kuralına dayanarak Azerbaycan toprağı olan Dağlık Karabağ'da işgalini sürdürmektedi? Uluslararası toplum bu işgale ve sürekli tekrarlanan saldırganlığa sessiz mi kalacaktır' 

Şiddetin egemen olduğu bir yerde hukukun üstünlüğünden söz edilemez. Buradan hareketle CCBE'den ricamız, mağdur taraf ile saldırgan tarafı birbirinden ayırt etmesidir. Aksi takdirde saldırgan cesaretlendirilmiş, mağdur bir kez daha mağdur edilmiş olur. Böyle bir davranış, barışa hizmet etmez. Tam aksine barış çabalarına zarar verir. Umarız CCBE'nin de değerli katkılarıyla Ermenistan'ın işgalinin son bulması sağlanır. Dileriz Kafkasya'da dostluğun, barışın, kardeşliğin hakim olacağı yeni bir dönemin başlangıcına birlikte şahitlik ederiz." 

Editör: TE Bilişim